"Türk sinemasının Sultan'ı" Türkân Şoray, Tercüman gazetesine verdiği söyleşide 35 yıllık bir sırrını açıkladı.
1972'de Elazığ'da "Cemo" adlı filmin çekimleri sırasında attan düşerek boynundan ve yüzünden yaralanan Türkân Şoray, "Beni hayata yeniden, 1963'te eşi ve çocukları Rumlar tarafından alçakça katledilen Tabip Binbaşı Nihat İlhan döndürdü. İlhan, yaşadığı bu acı olaydan sonra Elazığ'da askeri doktor olarak görev yapmaya başlamış. Parçalanan yüzümü ve gözümü ameliyatla o düzeltti" dedi.
Çok zor günler geçirdiğini ve bugün hâlâ çok soğuk havalarda sol gözkapağında sızı hissettiğini dile getiren Şoray, bunun kendisine hep o günü hatırlattığını belirtti. Şoray, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Belki böyle olamazdım'
"Attan düştüğüm an, sadece boyun değil, yüzüm, özellikle sol kaşım, gözkapağım ve yanağım parçalanmış. Ben kendimde değildim. Hemen hastaneye götürmüşler. Ameliyatımı Nihat Bey yapmış. Üç saat sürmüş. Parçalanan gözkapağıma giren kaşlarımı ayırıp toplamış. Hastaneden çıktıktan sonra öğrendim. Nihat Bey'le bir türlü yüz yüze gelip teşekkür edemedim. Eğer o olmasaydı, çok zor günler geçirir, belki yurtdışında çare arardım. Ve sanırım asla bu kadar güzel ve kusursuz olmazdı. 35 yıl önce, günümüz ustalığını göstermiş. Allah ondan razı olsun."

'Dudağıma kimse laf etmesin'
Şoray, söyleşiyi yapan Uğur Güneri'nin "Dudaklarınız estetik ya da botox mu?" sorusuna ise "30 yıl önceki fotoğraflarıma bakın, dudaklarım yine aynı. Yıllardır hep aynı dudaklarım. O zaman botox, silikon var mıydı sanki? Ayrıca dudaklarımı çok beğeniyorum. Kimse laf etmesin" yanıtını verdi.