Sivil Toplum Örgütleri Filistin Mescidi Aksa İçin Duada Buluştu

Kızılcahamam’da Sivil Toplum Kuruluşları ve Siyasi parti teşkilatları, Kızılcahamam’ın Kudüs için sesiz kalmadığını göstermek adına Sabah namazı çıkışında basın açıklaması yaptılar.

Kızılcahamam Yukarı Merkez Camiinde sabah namazında buluşan Sivil Toplum Kuruluşları ve Siyasi parti temsilcilerinin katılımıyla namaz çıkışında Kudüs’ün ve Mescid-i aksanın üzerinde oynan oyunlara sessiz kalmamak adına basın açıklaması yapıldı. Basın Açıklamasına Memur-Sen, Eğitim Bir-Sen, Türk Eğitim-Sen,Genç Memur-Sen, İlim Yayma Cemiyeti, Hayrat Vakfı, Kızılcahamam Güreş, Cami Gençlik Kolları, Önder, Kızılcahamam İmam Hatipliler Derneği, Midder, Ak Parti Gençlik Kolları, Ülkü Ocakları, Anadolu Gençlik Derneği, Sağlık-Sen, Diyanet-Sen ve Bizim Anadolu Vakfı  temsilcileri katıldı.

İlim Yayma Cemiyeti Kızılcahamam Şube Başkanı Arslan KOCA tarafından okunan basın açıklamasında; 

 

KUDÜS DAVAMIZ ‘la ilgili Basın Bildirisidir.   

''Dün ABD'nin başkanı Donald Trump , Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etti.Dünyayı da buna uymaya çağırdı.

Öncelikle şunu belirtelim ki; bu beyanın bizim için hiçbir hükmü yoktur ve tarihte bir nokta değerinde bile olmayacaktır.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın hukuksuz Kudüs açıklaması, insanlık vicdanını yaralamış ve bölgemizdeki sorunları derinleştirmiştir.

Sayın Cumhurbaşkanı’mızın kesin şekilde ilan ettiği üzere Kudüs, tüm Müslümanların kırmızı çizgisidir.

Bu, bölgemizde barışı ve istikrarı tehdit etmeye yönelik bir adımdır.

Alınan kararın, İsrail ve MÜSLÜMANLAR arasındaki husumeti arttırmaktan başka sonucu olmayacaktır.

Asla, kabul edilemez gördüğümüz bu karardan, en kısa sürede dönülmelidir.

İslam’ın sesini susturmak, kendi kurguları olan terör örgütlerini bahane ederek Müslümanların iradelerini esir etmek isteyenler, tarihte defalarca olduğu gibi yine hüsrana uğrayacaklardır.

İslam’ın harim-i izzeti olan Kudüs’ü tacize teşebbüs edenler, Türküyle- Kürdüyle, Arabıyla-Acemiyle, tüm Müslümanlarda Selahaddin Eyyubi ruhunun yeniden dirilip karşılarına dikildiğini göreceklerdir.

Türkiye’nin, İnsanlığın silüeti olan Kudüs’ün mahremiyetine yönelik bu saldırı karşısında Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ortaya koyduğu güçlü tepkinin sonuna kadar arkasındayız.

Dünyadaki tüm Müslümanların, Kudüs’e sahip çıkacağına inanıyoruz.

Diğer taraftan, Amerika Birleşik Devletleri’nin bu kararı, dünyada yaşanan adaletsizliğin yeni bir tezahürüdür.

İslam’ın kalbine saplanmaya çalışılan bu hançer, ancak Müslümanların, iki elin parmakları gibi bütünleşmesiyle kenetlenmesiyle kırılabilir.

Biz müslümanlar olarak Kudüs davası ve ümmetin birliği için her türlü çabayı göstermeye, her türlü fedakarlıkta bulunmaya hazırız.

Bölgeye barış ve huzurun gelmesinin tek yolu Kudüs’ün tekrar Müslümanlarca idare olunmasından geçmektedir. Hazreti Davut’un Kudüs’e hâkimiyeti insanlığa saadet getirmiştir. Hazreti Süleyman’ın Kudüs’e hâkimiyeti insanlığa huzur getirmiştir. Hazreti Ömer Kudüs’ü fethetmiş ve oradaki tüm insanların can ve mal emniyeti sağlanmış, bölgeye huzur ve mutluluk getirmiştir. Selahaddin Eyyub-i  Kudüs’ü yeniden fethetmiş ve aynı şekilde oradaki tüm insanların her türlü hakkını teminat altına almıştır. 

 Oysa aynı Kudüs Haçlı ordularınca işgal edildiğinde Sapkın Hıristiyanlar şehirde Müslüman ve Yahudi katliamı yapmışlardır. Aynı şekilde Kudüs Siyonist Yahudilerin eline geçtiğinde ise onlarda Müslüman ve Hıristiyan katliamı yapmışlardır. 

Bu gün burada yaptığımız bu açıklama ile tüm dünyaya Kudüs’ün sahipsiz olmadığını beyan etmiş oluyoruz.

Tarih ve tüm gelişmeler göstermektedir ki Kudüs tekrar Müslümanların rengini alacak, Müslümanların öncülüğünde adaletin sembolü olacaktır.

Bunu engellemeye çalışanlar arkalarına ABD gibi küresel güçleri almaya çalışsalar da muvaffak olamayacaklardır.

Bizler duyarlı davrandıkça bu hamleyi yapanlar yaptıklarına pişman olacaklardır.

Bu açıklamalarıyla küresel işgalci güçler sözü tüketmiş ve karşılarına Müslümanlığı ve insanlığı almışlardır. Yok, hükmünde olan bir karar alınmış ve en hassas alanımıza dokunulmuştur. Kudüs meselesi bundan sonra dokunanları yakacak ve yaptıklarına pişman edecektir. Çünkü Kudüs bizim için sadece bir coğrafi mesele değil. Bir iman meselesidir.   

Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur.