Roltson'dan 'farklı gelişme' uyarısı
Orgeneral Ralston, Amerika’nın Sesi Radyosu’nun sorularını yanıtlarken, PKK ile mücadelede içinde bulunan aşamayı değerlendirirken, daha fazlasını yapmaları gerektiğini söyledi. Raltson, PKK tarafından kullanıldığını söylediği Mahmur Mülteci Kampı’nın kapatılması için karar alındığını anlatırken, şöyle dedi:
“Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, Irak ve Türk hükümetiyle çalışıyoruz. 17 Ocak’ta, Irak askerleriyle birlikte Amerikan askerleri kampa girdi. Bu sırada bazı silahlar bulundu. Bulunan top mermileri imha edildi. Birleşmiş Milletler, kampta sayım yaptı. Şu anda oradaki mültecilerin ne yapmak istediklerini tespit etmeye çalışıyoruz. Son adım Birleşmiş Milletler; Irak ve Türk hükümetleri arasında bu insanlar için bir uzlaşmaya varmak olacak. 5 Mart’ta Cenevre’de bir araya gelen Iraklı ve Türk diplomatlar ve BM yetkilileri, anlaşma konusunda ilerleme sağladı - geriye sadece bir iki meselenin halli kaldı. bu kampın bir an önce kapatılmasını istiyoruz. Kampta 12 bin kişi var - bunun 6 bini çocuk. Bu Türk vatandaşlarının ülkelerine bir an önce dönmeleri gerekiyor - çünkü, bir mülteci kampında, onlara, gelecekleri konusunda imkan yaratılamaz. Ve PKK da bunları kendi saflarına çekmeye çalışır. Buna izin vermeyelim. Türkiye’ye dönmelerini sağlayalım. Bunun biran önce ve düzenli olarak yapılması çok önemli.”
ABD Temsilcisi emekli Orgeneral Joseph Raltson, göreve getirilmesinden bu yana, elde edilen başarıları şöyle değerlendirdi:
“Yaptığımız bazı şeyler var. Irak hükümetinden, PKK’nın Irak topraklarını kullanmasına izin verilmeyeceğine dair güvence aldık. Evet, güvence güzel bir şey ama dahasını bekliyoruz. PKK’yı etkisiz hale getirmek istiyoruz. Bazı PKK büroları kapatıldı. Bazı bürolar, mahkeme kararı sonucu siyasi parti kimliğiyle yeniden açıldı. Avrupa’da PKK’nın mali kaynakları kesildi. Burada da bir ilerleme söz konusu. Mahmur Kampından zaten söz etmiştim. Barzani, PKK’nın 1 Ekim’de ateşkes ilan etmesinde çok yardımcı oldu. Biliyorum, Türk halkı ateşkes sözcüğünden hoşlanmıyor; çünkü bu devletler arasında kullanılan bir terimdir. Ama, burada önemli olan, PKK’nın şiddet olaylarını reddetmesi; silahlarını bırakmasıdır. Ve bu yönde adım atıyorlar. Şimdi daha fazlasının yapılması gerekli. Altı ay geçti - şiddet olayları azalıyor. Bunun geçici bir şey olmaması için PKK’ya ve kuzey Irak’taki Kürt liderlere baskı yapmaya devam etmemiz çok önemli.”
Türk toplumunda ABD ordusunun terör örgütüne karşı askeri harekat düzenlemesi yönünde bir beklenti olduğu hatırlatılınca Raltson, bunun yapılmamasının birçok nedeni olduğunu vurgulayarak,
“Irak’ta olanlara bir bakın. Irak’a daha fazla asker gönderilmesi konusunda Washington’da yaşanan tartışmayı görüyorsunuz. Oradaki bütün askerler, Bağdat’taki şiddet olaylarına son vermek için çalışıyor. Bu, elimizdeki kaynaklarla ilgili bir sorun. Daha önce de söyledim: PKK’ya karşı askeri seçeneği gözden çıkarmadık. Bu da bir seçenek. Ancak zamana ihtiyacımız var” dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tom Casey’in, Türkiye’nin sınır ötesi operasyon düzenlemesinin arzu edilmediğini, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ’un, gerekirse, Türkiye’nin kuzey Irak’ta terör örgütüne karşı gerekli gördüğü tedbirleri alabileceğini açıkladığı hatırlatılınca Raltson şunları söyledi:
“Türkiye egemen bir devlettir. Elbette kendi çıkarlarına göre hareket edecektir. Türk dostlarımla konuşurken şunu söyledim: Kısa dönemli taktik çıkarlardan ziyade, Türkiye’nin stratejik çıkarlarını göz önünde bulunduralım. Bir başka ülkenin toprağına girdiğiniz zaman, bazı şeyler kontrol edilemez. Planlanandan farklı gelişmeler olabilir. Bu böyledir. O nedenle, kısa vadede bazı pratik kazanımlar için Türkiye’nin uzun dönemli stratejik çıkarlarına zarar gelmesini istemiyorum. Ama, bu, Türk liderlerin vermesi gereken bir karardır. Türkiye egemen bir devlettir ve çıkarları doğrultusunda hareket eder. ABD yönetimi açısından ilerleme kaydedildi.
Önce bu konunun ne kadar ciddi olduğunu herkesin anlamasını sağlamamız gerekti. Bu Türkiye için çok ciddi bir sorun. Türk halkı bunu ciddiye alıyor ve dolayısıyla siyasi ve askeri liderlere baskı yapıyor. İşin ciddiyeti ve harekete geçilmesi gerektiği artık yönetim yetkililerinden birçoğu tarafından takdir ediliyor. Bu alanda ilerleme kaydettik. Zaten benim atanmamın nedeni de Amerikan yönetiminin bu konuya daha fazla odaklanmasını sağlamaktı.”
Amerika’nın Sesi Radyosu’nun yönelttiği sorulara Raltson’un verdiği diğer yanıtlar şöyle:
- PKK terör örgütüne karşı somut sonuç elde edinmesinde nasıl bir beklenti içinde olmalıyız?
JR: Bazı şeyleri söyledim. Ama bazı şeyleri de söyleyemem. Bu, amacımıza zarar verir. İzleyicilerinizin şunu anlamasını istiyorum: Bu işi ciddiye alıyoruz. Orgeneral Başer ve Iraklı muhatabımız Awaili’yle yakın bir çalışma içindeyiz. Biliyorum, bunu daha önce duydunuz, ama Türk halkından sabır istemeye devam ediyorum. Bu sorun birkaç gün içinde yaratılmadı; birkaç gün içinde de çözümlenmeyecek. Almamız gereken çok önlem var.
- Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, PKK terör örgütünün en büyük destekçisinin kuzey Irak’taki Kürt gruplar olduğunu söyledi. Katılıyor musunuz?
JR: Bu konu hakkında pek çok görüşmemiz oldu. Orgeneral Büyükanıt’la iyi arkadaşız, birlikte çalışmamız oldu.... Ben Avrupa’da görevliyken, o Genelkurmay İkinci Başkanıydı. Onun kaygılarını anlıyorum. PKK’nın hareketlerini sınırlandırmak için Kürt liderlerin daha çok şey yapması gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan, Türkiye de onların yaptığı bazı şeyleri takdir etmeli. Türk yetkililerle kuzey Irak’taki Kürt yetkililer arasında daha iyi bir diyalogun kurulmasını memnunlukla karşılarım.
- Kürt grupların veya Irak hükümetinin bu konudaki işbirliği sizi tatmin ediyor mu?
JR: Açık konuşmam gerekirse, ne Irak hükümetinin; ne Türk hükümetinin; ne de Amerikan yönetiminin attığı adımlardan tatmin olmuş durumdayım. Üç ülke de daha fazlasını yapmalı. Bazı adımların atılmasını teşvik etmeliyiz. Bazı ilerlemeler kaydedildi. Altı ay öncesine göre, Irak hükümeti de, Türk hükümeti de, Amerikan yönetimi de daha fazlasını yapıyor. Yapmamız gereken hükümetlerin çalışmalarını sürdürmesini sağlamaktır.
- Ya Kürt gruplar?
JR: Iraklı Kürt liderler de 6 ay öncesine oranla daha çok şey yapıyor. Daha fazlasını yapmaları gerekmiyor mu? Kesinlikle; aynı Amerikan yönetimi, Irak hükümeti ve Türk hükümeti gibi.
- Sizin ve Orgeneral Başer atanmanızın, Türkiye’de beklentileri arttırdığı yönünde bir görüş var. Katılıyor musunuz?
JR: Başından beri kaygılarımızdan biri de buydu: Eğer insanların beklentileri artar ve siz de bu beklentileri karşılayamazsanız, hayal kırıklığı yaratırsınız. Onun için beklentilerimizi kontrol altında tutmalıyız. Bu zaman alacak. Sabırlı olalım. Türk halkı da bu konuda şu anda yanımızda... Ancak, ilerleme kaydettiğimizi de göstermeliyiz. Eğer bunu yapmazsak, Türk halkı nezdinde güvenilirliğimizi kaybederiz.
- Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
JR: Ben şu noktayı yeniden vurgulamak istiyorum: Amerikan yönetiminin bu sorunu anlaması konusunda ilerleme kaydettik. Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonunda bir sunum yaptım ve yine bu soruna dikkat çekme fırsatı buldum. Bazı şeyler yapılıyor. Daha fazlasının yapılması gerekir, ve bu nedenle yine Türk halkını sabırlı olmaya çağırıyorum