Okçuluk dalında iki farklı başarı öyküsü
Kızılcahamam'lı hemşehrilerimizin sporda yakaladıkları başarı hikayelerini de buradan sizlerle paylaşmaya devam ediyoruz. Bu başarılardan bir tanesi Üsame Tosun kendisi Kızılcahamam'lı, diğeri ise Nurdan Öztürk, kendisi ilçemiz Akdoğan Köyü nüfusuna kayıtlı, ilçemiz esnaflarından Ahmet Öztürk'ün kızı Okculukta Türkiye şampiyonluğu bulunuyor
Her şey bir kaç yıl önce başladı, Usame Tosun. Ankara’da Kanal A televizyonunda haber kameramanı olarak çalışırken Yıldırım Okçuluk İhtisas ve Spor Kulübünün ata sporumuz okçuluğu yaygınlaştırmak için düzenlemiş olduğu medya turnuvasında Yayla ve okla ilk kez burada tanışan ve bundan sonra bu spora ilgi duymaya başlayan Usame Tosun kısa sürede birçok başarıya imza attı. Kameramanlık mesleği yanında okçuluk sporuna da gönül veren ilçemiz Eğerli Kuzören Köyü nüfusuna kayıtlı Usame Tosun kısa sürede birçok başarıya imza attı.
Aralık ayında Azerbaycan’da yapılan Uluslararası Azerbaycan salon okçuluk turnuvası ( Türkiye, Azerbaycan, Rusya, Gürcistan, İsrail) katılımıyla 3-7 Aralık 2014 tarihinde Bakü de yapıldı. . Turnuvaya Yıldırım Okçuluk adına katılan sporculardan Usame Tosun ferdi alanda üçüncü oldu.. Ayni zamanda Usame Tosun Ege YILDIRIM ve Semih Yıldırım’dan oluşan klasik yay erkek takımı diğer ülkelerin milli sporcularının katıldığı turnuvada üçüncü olarak büyük bir başarıya imza attı. Sporcumuzu tebrik ediyor başarılarının devamını diliyoruz.
Buda Okçuluk Alanında ilçemizde doğan bir hanımın başarı öyküsü
Her şey iki yıl önce başladı, Nurdan Öztürk için. Zorlu bir eğitim sürecinin ardından gelen atama haberiyle büyük sevinç yaşıyordu. İŞKUR’da göreve başlayacak, yepyeni bir hayatın kapısını aralayacaktı. Çok mutluydu, gelecek için planlar yapıyordu.
‘Her şey yolunda gidiyor’ derken, atama haberini aldığı günün ertesinde yaşadığı trafik kazası tüm yazgısını değiştirecekti. Bundan sonra hayatına tek bacak ampute devam edecek olan Nurdan, büyük başarılara imza atacağı okçuluk sporuyla kazadan sonra tedavi gördüğü hastanede tanıştı. 2013 yılında Salon Okçuluk Türkiye Şampiyonası’nda olimpik yay ayakta ve oturarak atan bayanlarda Türkiye birincisi olarak altın madalya kazandı. Yeni hedefi ise önce Avrupa, ardından da dünya şampiyonluğu…
Hayatındaki engeli başarıya çeviren Nurdan Öztürk’ün hikâyesini kendi ağzından dinliyoruz…
Bize kendinizden bahsedebilir misiniz?
Ankara Kızılcahamam doğumluyum. İlkokul ve ortaokulu Kızılcahamam’da okudum. Liseyi Ankara Özel Evrensel Fen Lisesinde bitirdim. Üniversiteyi Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümünde tamamladım. 2011 yılında yapılan atamalar ile İŞKUR ‘da göreve başladım.
Bu spora nasıl başladınız?
ÖSYM tarafından atamaların açıklandığı günün ertesinde, trafik kazası geçirdim. Geçirdiğim bu ciddi trafik kaza sonrasında TSK Rehabilitasyon Bakım Merkezinde uzun bir süre yatarak tedavi oldum. Burası muhteşem bir hastane, hastaları rehibilite etmek için tedavilerin yanında meslek edindirme kursları ya da spor faaliyetleri var. Okçulukla da burada tanıştım. Bu sporu çok sevmiştim ve hedefi vurmak beni inanılmaz mutlu ediyordu. Ayrıca hocam beni okçulukta yetenekli olduğum konusunda cesaretlendirdi.
Okçuluk sporunun hayatınızda ne gibi etkileri oldu?
Kazadan sonra artık benim için yeni bir hayat başlamıştı ve okçuluk bu yeni hayatımda bana yeni bir ufuk, yeni bir amaç oldu. Tabii ki, en önemlisi Türkiye Şampiyonu olduğumda madalyamı almak için kürsüye çıktığımda yaşadığım onur ve gururdu” dedi.