Ankara il tarım müdürlüğü ve Kızılcahamam iLçe tarım müdürlüğünce Belediye düğün salonunda Kuş gribi ve Kuraklık konulu yapılan toplantıya ilçemizde bulunan köy muhtarları katıldı.

Sabah 10.00 da başlayan toplantıda olası görülebilecek Kuş Gribi için yapılacak önlemler anlatılarak Muhtarlara bu konuyu anlatan cd ve kitap dağıtımı yapılarak şüpheli durumlarda mutlaka ilçe tarıma bilgi verilmesi istendi.

 Kuş gribi nedir?

Kuş gribi bulaşıcı bir hayvan hastalığıdır. Hastalığa sebep olan virüs sadece kuşları ve daha az olarak domuzları enfekte eder. Bütün kanatlı hayvanlar enfeksiyon için risk altındadır. Özellikle hayvanların sıkı temas içinde yaşadığı kümes hayvancılığında virüs çok kolay olarak yayılabilmekte ve kısa süre içerisinde kümes hayvanları arasında salgına neden olabilmektedir.

Kuşlarda hastalık iki şekilde görülür. Hastalığın bir şekli orta derecede şiddetle atlatılan; tüylerde kırışıklık ve yumurtlamada azalma olarak kendini gösterir. Hastalığın diğer formu ise ağır patojen özelliğe sahip virüsle görülen şeklidir ki oldukça öldürücüdür. Bu virüse yakalanan bütün kuşlar genelde hastalık etkilerinin görüldüğü ilk gün ölür. Bu hastalık şekli ilk olarak 1978 yılında İtalya’da tespit edildi.

Kuraklık

Küresel ısınmayla birlikte ülkemizde baş gösteren kuraklık ilçemizde de her geçen yıl daha fazla hissedilmeye başlandı.105 köyü bulunan ilçemizin birçok köyünde su sıkıntısı çekilirken Ankara yı besleyen barajların ilçemizde olması sebebi ile ayrı bir önem taşıyan bu bölgede kuraklık la mücadele konusunda toplantıya katılan Muhtarlara bilgi verilerek suda daha tasarruflu davranılması istendi.

Geçtiğimiz yıl yaşanan kuraklık durumu

Genel olarak bakıldığında yurdumuzun batı ve iç kesimlerinde kuraklığın şiddetinde artışlar yaşandığı dikkati çekmektedir. 2006 yılının kasım ve aralık aylarını da kapsayan 9 aylık periyotta 33 merkez çok şiddetli kuraklık yaşarken, yine 2006 yılının eylül ve ekim aylarını da kapsayan 12 aylık periyotta, 10 merkezde çok şiddetli kuraklık yaşanmıştır. Bugünlerde su kesintilerinin başladığı Ankara’da çok şiddetli kuraklığa 9 aylık periyotta rastlanırken, 6 aylık periyotta şiddetli, 12 ve 24 aylık periyotlarda ise orta derecede kuraklık görülmüştür. Ancak Ankara’ya içme suyu sağlayan barajların bulunduğu bölgedeki Kızılcahamam’ın değerlerine bakıldığında durum net olarak ortaya çıkmaktadır. Çünkü Kızılcahamam’da 6, 9 ve 24 aylık periyotlarda çok şiddetli, 12 aylık periyotta ise şiddetli kuraklık meydana gelmiştir. Ankara’da 1956, 1977, 1978, 1994 ve 2003 yıllarında çok şiddetli kuraklıklar yaşanmıştır. Bir başka büyük şehrimiz İstanbul’da da durum parlak gözükmemektedir.6, 9 ve 12 aylık periyotlarda çok şiddetli kuraklık meydana gelen İstanbul’da 24 aylık periyotta orta derecede kuraklık oluşmuştur. Bunun anlamı, yağışlar bu şekilde yetersiz devam ettiği sürece yeraltı su kaynakları için de sıkıntı meydana gelebilecektir. İstanbul’da 2007 yılından başka 1957, 1961, 1989,1990 ve 2001 yıllarında da çok şiddetli kuraklıklar oluşmuştur.