Kızılcahamamhaber ve Kızılcahamam doğa dostları derneği tarafından geleneksel olarak yapılan doğa yürüyüşlerinde bu hafta ilk kez ilçe dışına bir yürüyüş gerçekleştirdik ve Yedigöllerin sonbahardaki o muhteşem manzarasını görmek istedik.

Yedigöllere gideceğimizi bir hafta önceden bu sayfalardan duyurduk gelmek iseyen bu muhteşem doğa haikası parkta gezmek, sonbaarı oluşturduğu rengarenk yaprakların ve göllerin arasında, insanın kendisini duvarda asılı olan tablonun içindeymiş hissi veren bu güzelli görmek isteyen herkesi davet ettik, birçok kişi bize ulaşıp bilgi aldı ama son gün yine herzaman birlikte yürüdüğümüz ekiple yola çıktık. Ekip haricinde önceden bizimle olan fakat uzun bir ara veren Mecit Bal ve Gruba yeni dahil olan Fati Sağlam ile beraber herzaman birlikte doğal güzellikleri adımladığımız, Ekip Liderimiz Bayram Arslanoğlu, Mehmet Gürsoy, Osman Gökalp, Muzaffer Eker ve Eyüp Odabaş'tan oluşan sekiz kişilik ekibimiz sabah 06.00 da Lale pastanesi önünde buluşup yola çıktık.

Aydı Petrole geldiğimizde hem yakıt hemde sabah kahvaktı molası verdik.Hilal Lokantasında sıcak çorbalarımızı keyifle içip vakit kaybetmeden yola devam ettik.Gerede üzerinden Mengen istikametine doğru yol aldığımız güzergahta dikkatimizi çeken yollar gidiş ve geliş olmak üzere yeni yapılmış hiç trafiğe girmeden Mengene geldik burada öğlen yemek için erzak aldık.Kızılcahamam'da heryer kapalı olduğu için bu gezimizde yürüyüşümüzün olmazlarından olan Bazlama ve Sucuk malesef yapamadık, onun yerinde diğer kahvaltı türü ile idare edelim istedik.

Mengenden çıktıktıktan -15-20 km sonra yedigöller istikametine yol aldık.Mengen üzerinden Yedigöllere gitmek istedik çünkü bu güzergahın yolu biraz bozuk ama harika manzarası var, eskisi kadar da bozuk olmadığını gördüğümüz bu istikamette yer yer stabilize yollar da yapılmış ama yetersiz.Saat 09.00 gibi Yedigöller sınırlarına girdik ama muhteşem manzara kaşısında yol almak gerçekten imkansız, birçok yerde aracımızdan inip o güzellikleri ölümsüzleştirmek için Fotoğraf çektik, ve saat 11.00 gibi Yedigöller milli parkına vardık. Kızılcahamam'dan Yedigöller arası 140 km aslında burayı tam manası ile görmek ve bu güzellikleri yaşamak için Ekim aynın son haftası ile Kasım aynın ilk hatası arasında gelmek gerekiyor.

Ozaman doğada ve ormanda ne kadar renk varsa görme şansınız var, burayı görmek ve gezmek isteyen arkadaşlar son bahar güzelliklerini bu zaman zarfında daha güzel yaşayabilir.Şehrin sitresinden kurtulmak için birçok insanın da tercihi Yedigöller olmuş 11 Kasımda birçok doğa dostunun tercihide yedigöller olmuş, eline fotoğraf makinasını alan koşmuş bu güzellikleri görmeye, Kanal D de program yapan çağatay yolda da kalabalık bir grupla Yedigöllerdeydi.

Yedigöller Milli Parkı gerçekten harika bir park, doğal yaşam bozulmadan korunmaya çalışılıyor, devrilen kırılan ağaçlar doğal ortam içerisinde kalıyor ve çürümeye bırakılıyor. Parkın Bolu istikametinde zirveye çıkarken Seyir terası var buraya gelmeden orman içerisinde Anıt Ağaç var 500 yaşındaki bu karaçam ağacını örmenizi tavsiye ederiz 1,75 cm çapı 5,5 m çevresi ve 30 m yüksekliği olan devasa bir ağaç insanı hayretler içerisinde bırakırken hala sapa sağlam ayakta kalması gerçekten güzel bir olay

Yedigöller Milli Parkını orman işletme müdürlüğüne bağlı ekipler koruyor, milli park girişi araç 8 lira tek kişi ise 3,0 lira ücret alınıyor.Yedigöllerde yedi adet göl bulunuyor bunlar, Seringöl, Büyükgöl, Deringöl, Sazlıgöl, Kurugöl, İncegöl ve Nazlıgöl den oluşuyor,